Güney Ege Sanayi İş Dünyası Federasyonu (GESİFED); Ayıdın, Denizli ve Muğla’da ortak ilke ve hedefleri benimseyen, düşünce ve hareket birliği sağlayan iş insanları derneklerini aynı çatı altında toplama düşüncesiyle 2012’de kurulan bir sivil toplum kuruluşudur. GESİFED kuruluşunun hemen ardından, gücünü ve etkinliğini, iş insanlarının üye olduğu federasyon ve derneklerinden alarak çatısı altında 26 bölgesel, 4 sektörel olmak üzere 30 federasyon, 300’e yakın üye dernek üzerinden 50 bine yakın şirket bulunduran Türk Girişim Ve İş Dünyası Konfederasyonu’na (TÜRKONFED) üye olmuştur.

Bizler 2021 senesi Nisan ayında göreve geldik. İlk hedefimiz bölgede daha aktif olabilmek adına üye sayımız arttırmak oldu, bunu da başardık. Bünyemize 3 yeni dernek dâhil ettik. GESİFED, Aydın’da 6, Denizli’de 4, Muğla’da 2, İstanbul’dan da TÜSİAD’ın üye olduğu; toplamda 13 üye dernek üzerinden bin 500’ün üzerinde iş insanına hitap etmektedir. Diğer hedeflerimizi hayata geçirebilmek adına komisyonlar kurduk.

Ege Hikâyesi Komisyonumuz ile bölgede sosyal, kültürel, doğal, tarihi ve ekonomik alanda gelişimi - değişimi artırmayı, yurtiçi ve yurtdışında bu bölgenin değerini üst düzeye çıkarmayı planlayan GESİFED Ege Hikayesi Projesinin devamlılığını sağlamaya çalışıyor. Teknoloji - Girişim Sermayesi Ekosisteminin tanıtılması adına önemli katkılar koymayı hedefliyoruz. Çünkü bu trendin dünyanın gözdesi olduğunu düşünüyoruz.

2022 yılının değerlendirmesi ve 2023 yılından beklentiler çerçevesinde birkaç değerlendirme yaparak sözlerime devam etmek isterim.

Tedarik zincirinde devam eden aksamalar, Rusya-Ukrayna savaşı, enerji fiyatlarındaki artış ve Avrupa’ya Rusya tarafından uygulanan arz kısıtlamaları nedeniyle AB’nin resesyon riski ile karşı karşıyayız. Özellikle ülkemizin en büyük ihracat pazarı olan AB başta olmak üzere dış ticaret pazarlarımızda görülecek resesyon, ihracat ürünlerimize yönelik talebin güçsüzleşmesine yol açabilir. Bu nedenle markalı, yüksek katma değerli üretim ve yüksek katma değerli ihracatı önceliklendiren, sanayi odaklı bir ekonomik modele geçmemiz büyük önem arz ediyor. Gelişmiş ve gelişen ekonomiler, 2021 yılı sonu itibarıyla uygulamaya başladıkları politika faizindeki artışlara devam ederken ülkemiz farklı bir politika izleyerek faizleri düşürdü. Ancak politika faizi ile reel faiz arasındaki makasın açılmasıyla birlikte bankaların kredi verme iştahında da bir azalma görüyoruz. Bu durum neticesinde işletme sermayesi ihtiyacı yükselirken, borçlanma maliyetleri arttı. Özellikle ekonomimizin belkemiğini oluşturan KOBİ’lerimiz ‘üretim maliyetleri ve tedarik’, ‘yüksek enflasyon ve satın alma gücü’, ‘savaşın ihracat pazarlarına etkisi’ ile ‘finansmana erişim ve kur artışı’ olmak üzere dört temel sorunla karşı karşıya kaldı. GESİFED ve TÜRKONFED olarak kamuyu, özel sektörü, üniversiteleri, siyaset ve sivil toplumun tüm paydaşlarını uzlaşma zemininde bir arada çalışmaya davet ediyoruz. Her birimiz, aktif kurumsal vatandaş olarak elimizi taşın altına koyarsak, Hayalimizdeki Türkiye’ye hep birlikte ulaşabiliriz. Para ve maliye politikalarını dengeleri gözeterek, daha öngörülebilir bir çerçeveye oturtmamız giderek daha fazla önem arz ediyor. TÜRKONFED Başkan Yardımcısı olarak söyleyebilirim ki 3D olarak adlandırdığımız üçüz dönüşüm; ‘dijital’, ‘yeşil’ ve toplumsal dönüşümü kapsıyor. “Bugün, geleneksel yönetim motiflerinin ve organizasyon yapılarının yerini alan dijital gücün etkilerini yakından takip ediyoruz. Şirketlerimiz bu alandaki yetkinliklere en iyi şekilde sahip olabilir ve dijital dönüşümle güçlenebilir. Yeşil dönüşüm sayesinde su ve enerjide kaynak verimliliği ile hem cari açığımızı azaltabilir hem de ihracat pazarlarında rekabet gücümüzü artırabiliriz. Bu dönüşümleri küresel çapta yeniden tanzim edilen ticaret rejimi ve Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu yeni verimlilik kaynağı perspektifinden de zaruri bir ihtiyaç olarak değerlendirilmeliyiz. Dönüşümün üçüncü ayağı olan toplumsal dönüşüm ile de insana ve çalışma hayatına yönelik bakış açımızı kapsayıcılık, çeşitlilik ve eşitlik ilkeleriyle güçlendirebiliriz. Yerelden küresele uzanan kalkınma yolumuz Anadolu’dan, KOBİ’lerimizden geçiyor. Özellikle GESİFED ve TÜRKONFED olarak biz bu süreçte KOBİ’lerimizin dijitalleşme ve yeşil dönüşüm çağına uyum yeteneklerini geliştiren projelerimize aralıksız devam ediyoruz. Çünkü kapsayıcı iş birlikleri geliştiren, hızlı aksiyon alan, çevik ve inovatif girişimcilere sahip ülkeler, rekabetçilikte öncü aktörler arasında yer alacak. Bu değişimin öncüsü de KOBİ’ler olmalı.