Artan küresel nüfusa yeterli gıdayı sağlama ve tarımın çevresel etkilerini azaltma gibi zorluklarla mücadele eden tarım sektöründe, tarım teknolojileri son yıllarda umut ışığı olarak ortaya çıktı. İsrail, Hollanda, Yeni Zelanda gibi birçok gelişmiş tarım ülkesinde tarım teknolojileri sektörü yoğun ilgi görürken, tarım ürünleri çeşitliği ve tarım arazisi büyüklüğünde önemli bir yeri olan Türkiye, sektördeki gelişmeleri yeni yeni keşfetmeye başladı. Türkiye’de yatırımcılar, tarım teknolojilerinin
Türkiye, iklim çeşitliliği, verimli toprakları ve zengin tarım mirasıyla uzun süredir bir tarımsal güç olmuştur. Bu durumun, sadece yerli girişimcilerin değil aynı zamanda uluslararası yatırımcıların da bir odak noktası olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye’de endüstriyel tarım uygulamaları yapan şirketler, sektörün karşı karşıya olduğu kritik sorunları ele almak için teknolojiyi etkin bir şekilde kullanıyor. Endüstriyel tarım şirketlerinin kullandığı teknolojilere yönelik yatırımcıların iştahının da her geçen gün arttığı görülüyor. Yatırımcıların en çok ilgi gösterdiği tarım teknoloji çözümleri arasında 3 başlık ön plana çıkmaktadır.
Hassas Tarım
Veriye dayalı karar alma ve kaynakların etkin kullanımı etrafında şekillenen hassas tarım uygulamaları, Türkiye'de özellikle ihracat yapan firmalarda önemli bir kabul görmeye başladı. Yerel şirketler, tarım süreçlerini izlemek ve optimize etmek için insansız hava araçları, uydu görüntüleri ve nesnelerin interneti (IoT) gibi son teknolojilerden yararlanmaya başladı. Bu tarz inovatif çözümler, çiftçilerin verimliliğini artırmalarına, kaynakları korumalarına ve çevresel etkiyi azaltmalarına yardımcı olmaktadır. Son 5 yılda %40 artış gösteren hassas tarım uygulamalarının, tarım teknolojileri firmalarının büyümesi ve çoğalmasıyla daha hızlı yaygınlaşması bekleniyor.
Akıllı Sulama Çözümleri
Tarımdaki en önemli endişelerin başında su kıtlığı gelmektedir. Tarım teknolojileri firmaları, bu sorunu akıllı sulama sistemleri ile çözmektedir. Veri analitiği ve sensör teknolojilerini kullanarak, çiftçilere ne zaman, nerede ve ne kadar sulama yapmaları gerektiğini belirleme konusunda yardımcı olan sistemler sayesinde su israfı azalmakta ve mahsul verimi artmaktadır. Son 3 yılda, Türkiye’de çiftçilerin kullandığı toplam su miktarı, yeni teknolojiler ve sulama sistemleri sayesinde %30 azalmıştır.
İzlenebilirlik
Gıda güvenliği ve izlenebilirliği konusunda endişelerin arttığı bir dönemde, şirketler tarımsal tedarik zincirine blok zincir teknolojisini entegre etmektedir. Bu sayede, tüketiciler satın aldıkları gıdaların, çiftlikten sofraya olan yolculuğunu şeffaf bir şekilde izleyebilmektedir. Ayrıca çiftçilerin ürünleri için daha adil ödeme alma imkanına yardımcı olmaktadır. Croptracker firması tarafından yapılan araştırmaya göre tüketicilerin %91’i yediği ürünün nereden geldiğini bilmek isterken; %60’ı ise izlenebilirlik sağlayan gıdaların kendisine daha çok güven verdiğini ve satın alma tercihini etkilediğini belirtiyor.
Sektörün potansiyeline odaklanan kuluçka merkezleri ve yatırımcılar tarafından desteklenen tarım-gıda iş birlikleriyle Türkiye’de tarım sektörü her geçen gün hareketlenmektedir. Tarıma yönelik teknoloji girişimleri arasında yukarıda belirttiğimiz alanları destekleyici şekilde birçok farklı çalışmalar yapılıyor. Dikey tarım ve alternatif protein üretiminden, yapay zekâ destekli mahsul hastalığı teşhisine, topraksız ve susuz tarımdan, çiftlik ERP sistemlerine kadar çok geniş alanda çalışmalar yapan firmalar var.
Öte yandan, sektör büyümesini devam ettirirken finansmana erişim, yetersiz regülasyonlar ve geleneksel çiftçilerin yenilikleri yavaş benimsemesi gibi zorluklarla karşılaşmaktadır. Ancak bu zorluklara rağmen ülke tarımını sürdürülebilir, yüksek teknolojili bir sektöre dönüştürme fırsatına sahip olduğumuz bir döneme giriyoruz.
İnsanlığın en eski sektörü olan tarımda yapılan inovasyonlar, sadece Türkiye için değil, gıda ve su krizi konusunda yenilikçi çözümlere acil ihtiyaç duyan gezegenimiz için de umut vaat etmektedir. Yakın gelecekte, tarım teknolojilerinin büyümesini izlemek ve bu teknolojilerin tarımın geleceğini nasıl şekillendireceğini görmek heyecan verici olacak.
100. Yıla Yakışır Bir Sergi
Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışır bir girişime Denizli olarak ev sahipliği yapıyoruz. Cafer Sadık Abalıoğlu Eğitim ve Kültür Vakfı’nın ev sahipliğinde gerçekleşecek olan ve duayen yazar ve iş insanı Hanri Benazus’un eşsiz koleksiyonundan eserlerin yer aldığı “Devrimleri ile Sonsuza Kadar Atatürk ve Cumhuriyet” fotoğraf müzesi 20 Eylül Çarşamba günü saat 18:00’da yapılacak törenle kapılarını misafirlerine açtı. Yaklaşık bir ay boyunca sergilenecek olan ve daha önce görmediğiniz pek çok tarihi fotoğrafın yer aldığı bu sergiyi ziyaret etmenizi öneririm.